English French German Spain Italian Dutch Russian Portuguese Japanese Korean Arabic Chinese Simplified

Dienstag, 27. Dezember 2011

H&M INDIRIMDE!

Bugün,  ogluma , yaklasan dogum günü sebebiyle özel bir kiyafet bakmak icin H&M'ye girdim. Bir de ne göreyim, kadinlar kasiyerlerin önünde siraya girmisler. Kuyruk almis basini gitmis:) Eee tabii ki indirim varmis:) Belki bu sefer, kendime uygun bir seyler bulurum düsüncesiyle, H&M 'yi yine didik didik ettim ve yine dise dokunur bir model bulamadim. H&M'nin cocuk koleksiyonunu begeniyorum. Bilhassa bebek ve kiz cocugu koleksiyonunda cok basarili, fakat erkek/kadin koleksiyonunu cok tarz bulmuyorum. Ama yine de, etrafimdaki kadinlarin ellerindeki onlarca giysiyle, kuyrukta bekliyor olmalari, bende " ben de almaliyim, evet evet mutlaka bir seyler almaliyim!:)" baskisi yaratti. Hayir acaba ben mi bir sey bulamiyorum diye, itinayla ve dikkatle kadinlarin ellerindekine göz attim ama yok yok yok... Su ana kadar Leopar desenli bir kiyafetim hic olmamisti. En azindan baslangic olsun diye düsünerek asagidaki elbiseyi aldim.


Esasinda en begendigim elbise, renkli ve yatay cizgili olan üstteki elbiseydi ancak bedeni kalmamisti ne yazik ki...

Montag, 26. Dezember 2011

BITIRDIM SONUNDA SENI ;SUC VE CEZA!:)...DOSTOYEVSKI

Nihayet, uzun süreden beri, okumaya niyetlendigim halde bir türlü firsat bulamadigim, Dostoyevski'nin Suc ve Ceza adli kitabini bitirdim. Bu okudugum en uzun kitabiydi. Diger kitaplariyla kiyaslandiginda, gercekten de klasik olmayi hakedecek bir kitap.Cok sürükleyici ve ilk kez bir kitabi okurken, hani korku filmlerinde " ay bakamicim "moodu vardir ya adeta onu yasadim:) Simdi biraz yazarimizi taniyalim;

Dostoyevski 1822’ de koyu Katolik bir ailenin oglu olarak Moskova'da dogmustur.Babasi doktordu.Hasta bir annesi vardi. Disiplinli ve son derece baskici olan babasi,.Dostoyevski'nin  içine kapanik bir çocuk olarak büyümesine neden olmustur. Annesi ölünce babasi içkiye düstü, ogluyla da ilgilenmedi. On alti yasina geldigi zaman Petersburg’ daki mühendis okuluna gönderildi. Okuldayken babasinin bir cinayete kurban gittigini ögrendi. Bir daha da onun adini agzina almadi. Bu arada hayallerinin ürünlerini vermeye  basladi. Yarim  yaratilmis insanlarin  hikayesi olan   “ insanciklar “  adli romanini yazdi. Bundan sonraki dönemlerde aydinlarla birlikte hareket etti. Çari devirip yerine cumhuriyet yönetimini getirmek için yapilan hareketlere katildi. Önce ölüm cezasina çarptirildi, kursuna dizilmek üzereyken cezasi sürgüne çevrildi. Çarin emriyle Sibirya’ ya kürek mahkumluguna gönderildi.  Bundan çok etkilendi, ruhunda silinmeyecek izler meydana geldi. Bunun sonucu olarak sara nöbetlerine tutuldu. 1859 yilinda Petersburg’ a yeniden dönme izni çikti. Geçimini saglamak için durmadan yazdi.Eserlerinde güçlü psikolojik çözümlemeler vardir.Insan ruhunu kendi hayat tecrübelerini de katarak ustaca yansitmasini bilmistir.Çocuklugundan beri rüyalarini dolduran yoksul, merhamate layik, garip insanlarin romanlarini yazmaktan büyük zevk duyuyordu. Ölü Bir Evden Hatiralar,Ev Sahibesi, Budala , Karamazof Kardesler, kumarbaz önemli eserleridir.
 

 SUC ve CEZA;

Fakir bir genç olan Raskolnikov, başarılı olmasına rağmen hukuk fakültesini maddi sebeplerden ötürü yarıda bırakmak zorunda kalmıştır.Paranın, parayla ne yapılacağını bilmeyen, insanlık ailesine parazit olan aşağılık insanların elinde iken, toplumun gelişmesine büyük katkılar sağlayabileceklerin para sıkıntısı çekmesinin yanlış bir düşünce olduğunu düşünmektedir. Bu yanlışlığı düzeltmek üzere yaşlı ve zengin olan bir tefeciyi, görgü tanığı bırakmamak için öldürür. Kimsenin kendisini görmediğini ve geride bir iz kalmadığını bildiği halde, Raskolnikov müthiş bir tedirginlik içine düşer. İnsanlığını, masumiyetini yitirmiştir. Temiz kalpli Sonya'ya suçunu itiraf eden Raskolnikov, polise de teslim olur ve cezasını çekmek üzere Sibirya'ya gider. Beni en cok etkileyen karakter ise,Sonya idi...Onun  Raskolnikov'a duydugu sevgi ve hayata durusuydu. Raskolnikov'un annesinin sabri ve cirpinisi da beni aglatan bölümleriydi...

Sonntag, 25. Dezember 2011

KELCHSAU-(TIROL URLAUB IN ÖSTERREICH/AUSTRIA)

Her yerde kar var!  Büyük oglumun, günlerdir süren israrina dayanamayarak,bugün , onun  deyimiyle "kar adam oynamak " icin ailecek  bahceye indik, fakat istedigimiz atmosferi bir türlü yakalayamadik...
Bahcedeki karlar temizlenmisti ve oglumun gözlerindeki hayal kirikligina dayanamayip, ani bir kararla, evimize 5-6 km uzakliktaki  "Kelchsau"  kayak beldesine gittik. Iste resimlerle Kelchsau ;



Freitag, 23. Dezember 2011

FROHE WEIHNACHTEN! (MUTLU NOELLER!)



Oglum ve ögretmenleri, kutlama bittikten sonra...Oglum, (iyi uyudugu icin sanirim:)) gayet mutlu görünüyor.

Sevgili esim'in profili:)



Cocuklarin yaptigi ve okul yararina sattiklari marmelatlar...
Dün aksam, büyük oglum Alptan ve okuldaki diger ögrencilerin hazirlamis oldugu,Weihnachten kutlamasina davetliydik. Cocuklar, son haftalarda, bu program icin hazirlanmis, sarkilar ezberlemislerdi. Gecen yil kilisenin ici oldukca sogukmus, ben yeni dogum yaptigim ve bebegim cok kücük oldugu icin katilamamistim. Fakat bu yil, isitilmisti ve etrafimizdaki aileler de bu durumdan oldukca hosnuttu:) Fakat, sicagin verdigi rehavetle bazi cocuklar oturduklari yerde uyuyakaldilar:) Bizim icin cok alisildik bir durum bu, cünkü Alptan gecen yil da uyumustu:) Cocuklar, Cince, Italyanca ve Ingilizce, weihnachten sarkilari söylediler. Tüm ailelerin yüzünde bir tebessüm, korodaki sarki söyleyen cocuklarini seyrettiler, zaten böyle anlar ,anne babalar icin duygularin yogun yasandigi anlardir öyle degil mi?

Sonntag, 18. Dezember 2011

Pogaca tarifi

Hamur isi yapmak, bana göre, hep annemin isiydi, taa ki bir gün , pogaca yapmaya karar verene dek.
Ilk yaptigim hamur islerinden biridir; 'Pogaca'... Pizza ve pideyi ise yeni yeni menüme ekler oldum.
Ben, genellikle peynirli ya da zeytinli yapiyorum ama tabii kiymali ve patatesli olarak tecih edenler de olabilir.
Simdi gelelim tarifine;
* 3 Bardak Un,
* Yarim paket yani 125 gr.margarin (oda sicakliginda),
* 1 Su bardagi yogurt,
* 1 Cay bardagi sivi yag,
* 1 yumurtanin sarisi,
* 1 cay kasigi karbonat
Yapilisi: Önce unu, ardindan margarini ve diger tüm malzemeleri ekleyerek yoguruyorum ve 1 gece buzdolabinda bekletiyorum. Eger misafiriniz gelecekse ve sabah haber verdiyse de bazen 2-3 saat gibi kisa bir süre de dinlenmeye biraktigim oluyor fakat geceden 8-9 saatlik bekleyen hamur kadar iyi verim alinamiyor sanki.
Pogacalarin büyüklügünü de, kendiniz -kac kisilik yapacaksaniz ona göre- ayarayabilirsiniz, mesela cocuklarin cok oldugu dogum günlerinde, daha kücük pogacalar daha sirin ve konsepte uygun oluyor.

Montag, 12. Dezember 2011

Anneannem'in anisina...

Canim Anneanne'm
Beni bilirsin, duygularim hep mahremdir. Sevinclerimi de , acilarimi da icimde yasarim.  Sense paylasmayi  severdin, hep sevgi doluydun, hayat dolu...
Ve ilk kez ben de paylasiyorum. Senin anina...
Bugün 12.12.2011, sen gideli  tam 1 yil oldu. Hic bir seyin eski tadi tuzu yok sensiz. Meger, ruhumuzun kalkani, koruyucu melegiymissin...
Insan yasadiklarindan pisman olmamali derdim, ama gidisinle, pismanliklarimin da arkasinda olmayi ögrendim. Ne cok sey icin pismanim bir bilsen...
Daha cok sarilmadigim, öpmedigim, koklamadigim ve tavsiyelerini dinlemedigim  icin...
Duydum ki; son yolculuguna ugurlamaya akin akin gelmisler, ellerini ayaklarini öpmüsler. Bir tek ben yoktum,ben onu bile yapamadim...
En iyi arkadasim, sirdasim...Asil yürekli anneannem. Simdi düsünüyorum da ne kadar güclü bir kadindin, yasadiklarina ragmen, hayata karsi hep dimdik durdun.
Ölecegin gün bile, espri yapip , etrafindakileri güldürmüssün, acilarin dayanilmazken bile, hep dünden daha iyi oldugunu söylemissin.
Hayat felsefen de , hep bencillikten uzakti,  "sana tas atana, sen ekmek aticaksin yavrum" derdin.
Insan kendini birakmamali,bakimli olmali derdin ve  hayat dolu,caliskan,onurlu olmali... Cok severdin seyahat etmeyi, yeni yerler kesfetmeyi. Sadece gezmis olmak icin degil, gercekten bir cocuk hevesiyle giderdin. 
Van Gölü'ne gittiginde, gölün suyunun tadina baktigini anlatmistin, cok gülmüstük...Zaten hep gülelim isterdin. Senin torunun oldugum icin gurur duyuyorum.
Bizim artik, sözümüz eksik, sohbetimiz , nesemiz eksik ve bizi aydinlatan zümrüt gözlerinin isigi eksik.
Yoklugunla biz karanliklarda kaldik ama sen isiklar icinde, nur icinde yat canim anneannem...